1 Kasım 2010 Pazartesi

SARRAZIN DÜŞÜNCE ÖZGÜRLÜĞÜNDEN BAHSETMESİN!

thilo sarrazin'in islamofobik ve yoksul düşmanı kitabı "almanya kendini yok ediyor"dan blogda daha önce de sözetmiştim. berlinli insan hakları avukatı hans-eberhard schultz, bir süre önce sarrazin hakkında halkı bir azınlığa karşı kışkırtmaktan suç duyurusunda bulundu. günlük yayınlanan sol gazete "junge welt" adına peter wolter, schultz'la bir röportaj gerçekleştirmiş. ilgimi çektiğinden türkçe'ye çevirerek blogda yayınlamaya karar verdim.



bir süre önce merkez bankası yönetim kurulu eski üyesi thilo sarrazin hakkında halkı bir azınlığa karşı kışkırtmak suçundan suç duyurusunda bulundunuz. berlin savcılığı davayı neden hamburg'a devretti?

savcılık bu durumu, sarrazin'in kitabının piyasa çıkmasının öncesinde yayınlanan, suç duyurusunda kullandığımız pasajların, hamburg'da yayınlanan spiegel dergisinde çıkmasıyla açıklıyor. bizse söz konusu pasajların başka gazetelerde de, mesela berlin'de yayınlanan springer'in bild'inde çıktığına dikkat çektik. bu nedenle savcılığın kararının arkasında başka sebeplerin olduğu düşünülebilir. örneğin böyle rahatsızlık verici bir davayla uğraşmaktan kurtulmak.

dava sizce neden berlin'de görülmeliydi?

savcılığın kararına itiraz ettim ve suç duyurusunu - bu kez springer yayınevi'nin gazete ve dergilerindeki pasajlara ve ropörtajlara dayanarak - yineledim. sarrazin'in faaliyetlerinin ağırlık noktası berlin'de. burada, berlin'de konu hakkında sürekli yeni röportajlar vererek, radyo ve televizyon programlarına katılarak ve panellerle "entegrasyonu reddeden müslümanlar", "müslümanların doğuştan aptallıkları", "şiddete ve teröre yatkınlıkları" vs. hakkında kendi başlattığı tartışmaya cephane sağladı. içişleri bakanı thomas de maiziére'in açıklamalarına bakacak olursak, berlin güya "entegrasyonu reddedenlerin merkezi"ymiş. işte bu sebeplerden sarrazin'in yazdığı kitap ve açıklamaları nedeniyle cezalandırılması sorunu buradaki mahkemelerde çözülmeli.

davanın berlin mahkemelerinde görülmesinin başarı şansını arttırdığını mı düşünüyorsunuz?

olsa olsa dolaylı yoldan. çünkü gerek sarrazin'in başlattığı tartışmanın dolaylı olarak mağduru olan insanlar, gerekse eleştirel kamuoyu, başkentte yapılan kamuya açık bir duruşmaya ilgi gösterecektir.

kamuoyunda oluşan devletin sarrazin mevzuunda çekingen davrandığı izlenimi doğru mu sizce? ya da bu bir geciktirme taktiği mi?

muhtemelen her ikisi de. sarrazin'in spd'den atılması tartışması hakkında da pek ses çıkmıyor.

diyelim ki, berlin ya da hamburg'daki mahkeme argümanlarınızı doğru buldu. sarrazin'i bu durumda nasıl bir ceza bekleyecek?

ilk önce bir "başlangıç şüphesi" ortada olmalı ki, bir soruşturma açılabilsin. berlin savcılığı, 2009'da sarrazin'in bir röportajda yaptığı benzer açıklamalar hakkında bir türk derneğinin yaptığı suç duyurusunun ardından "başlangıç şüphesi"nin olmadığına kanaat getirmişti ve bu kararını özellikle düşünce ve ifade özgürlüğüne dayandırmıştı.

bir sonraki adım sanığın dinlenmesi olur. ondan sonra savcılık dava açar ki, bu davanın da yetkili mahkeme tarafından kabul edilmesi lazım. ancak bütün bu aşamalardan sonra sanığın para cezası istemiyle yargılanacağı kamuya açık bir duruşma mümkün olur.

sarrazin'in kitabında kullandığı istatistikleri uydurduğunu itiraf ettiği söyleniyor...

sarrazin'in ana tezini, yani berlin'deki türkler'in yüzde 70'inin, araplar'ınsa yüzde 90'ının devletin sırtından geçindikleri, ama devleti tanımadıkları ve "durmadan yeni baş örtülü küçük kız çocukları ürettikleri" tezini dayandırdığı sayıları uydurduğu süddeutsche zeitung'da yazıldı. sarrazin, bu konuda hiçbir istatistik olmadığını kabul etti ve şöyle söyledi: "elinizde sayılar yoksa, o zaman doğru yönü gösteren sayılar yaratmalısınız. ve kimse aksini ispatlayamadığı sürece tahminlerimle sözümü kabul ettiririm."

bu konuda bir dava açılamaz mı? örneğin kamuoyunu bilinçli olarak yanıltmaktan?

böyle bir suç, böyle bir kanun yok. ama bu durum, sözde bilimsel tezlerinin elle tutulur yanı olmadığını ve sarrazin'in kendisinin de bunu bildiğini kanıtlar. yani sarrazin, müslüman göçmenleri bilerek ve isteyerek diskrimine etti. bu sebepten düşünce özgürlüğünden bahsetmesinin ciddiye alınır yanı yok.

Hiç yorum yok:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...