istanbul'da 11 aralık'ta gerçekleşecek konser öncesi eski defterler karıştırmaya başlayınca, bu "sağ eli sol göğse vura vura kafa sallatan" şarkı akla gelir.
derviş bilgeliğinde söz yazan deniz efendi'nin derinlerden gelen tevekkülü insanın ciğerini parçalıyor (hieeeyt ulan):
bu yüzün arkasında saklıdır başka bir ben
doğruyu söylemeyen herşeyden bıkmış birben
artık gülmüyorsam bir nedeni vardır
artık sevmiyorsam bir nedeni vardır
artık duymuyorsam ne beklersin ki benden
çek git kurtul vaktin varken
çek git kurtul benden
sözlerle yıpratılmış ağlarken gülen bir ben
sessizce aldatılmış zavallı ezik birben
benden uzakta doğmuş beni besleyen bir ben
yokluğundan usanmış beni özleyen bir ben
bazen başkası olmuş ölüp dirilmiş birben
doğruyu söylemeyen herşeyden bıkmış birben
artık gülmüyorsam bir nedeni vardır
artık sevmiyorsam bir nedeni vardır
artık duymuyorsam ne beklersin ki benden
çek git kurtul vaktin varken
çek git kurtul benden
sözlerle yıpratılmış ağlarken gülen bir ben
sessizce aldatılmış zavallı ezik birben
benden uzakta doğmuş beni besleyen bir ben
yokluğundan usanmış beni özleyen bir ben
bazen başkası olmuş ölüp dirilmiş birben
herkesi dostu bilen herkesten kopuk bir ben
sağ eli sol göğse vura vura kafa sallama hareketi, 03:00'da bu son dizeyi fısıldamasının hemen ardından giren gitar solo ile yapılır.
gand
2 yorum:
"ben onların çocukluğunu da bilirim" gibi olacak ama, keşke hiç kurban olmasalardı, hep flatline'daki cockroach olarak kalıp ingilizce şarkıları coverlasalardı. ısınamadım ben bu kurban olayına nedense...
sözlere bakmadan karar verme
hem o dönemki tarzları senin müzik zevkine uyduğundandır belki...
sözleri de müzikleri de çok orijinal bu ülke için... takdire şayan...
harcama hemen öyle...
Yorum Gönder