8 Aralık 2011 Perşembe

MUMIA İDAM EDİLMEYECEK

mumia'yı gülerken görmek çok güzel...
abdullah öcalan'ın kenya'da yakalandığı günü hatırlıyorum. babıali yokuşundan aşağıya inerken bir beyaz eşya dükkanının vitrinindeki dev ekran televizyonda görmüştüm. çok garip gelmişti. kendimi bildim bileli "kaçak" olan bir figürün, bilinçaltımdaki "devlet düşmanı"nın artık devletin elinde olduğunu düşünmek hayalgücümün sınırlarını zorluyordu. yaşadığım şaşkınlığın; dünya görüşümle, beklentilerimle, soğuk kanlı analizlerle vs. bir ilgisi yoktu. yalnızca insanların genelde yaptığı gibi, kendi miladımı, aklımın biraz olsun dünyaya ermeğe başladığı anı tarihin başlangıcı sandığımdan, o tarihten beri var olan şeylerin ezeli ve ebedi olduğu sanrısı akıl tutulmasına yol açıyordu. tıpkı barış manço'nun ya da kemal sunal'ın öldüğünü tasavvur etmenin güçlüğünde olduğu gibi.

yaşım biraz büyüyüp de, dünyanın değişebileceğini, dünyayı değiştirebileceğimi düşünmeye başladığımda, çocukluğum boyunca televizyonda hayatıma eşlik eden figürlere yenileri eklenmeye başladı. çoğu ben doğmadan ölmüş devrimciler; söyledikleriyle, yazdıklarıyla, görüntüleriyle yaşamımda gittikçe daha büyük bir alanı işgal eder oldular. kendimden daha büyük, benim yaşamadığım, görmediğim kavgaları vermiş insanların da etkisiyle, geçmiş, gitmiş, bitmiş şeylerin daha güzel olduğuna inandım. (öyle ya, onların verdiği kavgalar, yaşadığı aşklar, doğdukları, büyüdükleri, benimkiyle aynı adı taşıyan ama yine de "başka" olan şehir daha güzel olmasa, nasıl ikna edecekti "abiler" kendi güzelliklerine?)

efsaneleştirilmeye (ve dolayısıyla rantı yenmeye) daha uygun göçüp gitmişlerin yanında az sayıda hala hayatta olan ikon da, onlu yaşlarımın ortalarında karşıma çıkıp kafamı meşgul etmeye başladı. o figürlerden biri, işlemediği bir cinayetten, tamamı beyaz bir jüri tarafından suçlu bulunup on yıllardır idam edilmeyi bekleyen mumia abu jamal'dı.

yarın, mumia'nın mahpusluğunun otuzuncu yıl dönümü. ve dün, idamı bekleyerek geçen otuz yıl eksi iki günün sonunda, philadelphia başsavcısı seth williams, mumia'nın idam edilmeyeceğini açıkladı. ve ben yine inanamıyorum. yıllardır idamdan kurtarmaya çalıştığımız mumia, ilk büyük zaferini elde etti.

eğer olursa sanırım yine tasavvur etmekte zorlanacağım ama umuyorum ki, mumia bir gün daha büyük bir zafer elde ederek hapisten çıkacak. abd'nin kara panterler'in kimliğinde tüm kara derili insanlara olan kininin kurbanı olan mumia'nın hücrede geçen on yıllarını geri getirmekse, ne yazık ki hiçbir zaman mümkün olmayacak.

2 yorum:

Adsız dedi ki...

kendini belli etti o.ç.

teröristbaşı destekçisiymiş.

sik kafalı.

outlaw dedi ki...

sevgili salak:

"yaşadığım şaşkınlığın; dünya görüşümle, beklentilerimle, soğuk kanlı analizlerle vs. bir ilgisi yoktu. yalnızca insanların genelde yaptığı gibi, kendi miladımı, aklımın biraz olsun dünyaya ermeğe başladığı anı tarihin başlangıcı sandığımdan, o tarihten beri var olan şeylerin ezeli ve ebedi olduğu sanrısı akıl tutulmasına yol açıyordu."

tekrar oku bir, okuduğunu yine anlayamıyorsan, boş ver, yorma kendini.

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...